13 Mayıs 2011 Cuma

a-ah..

güzel bir gece, uykuluk rakımla bilgisayarın önünde bağdaş kurdum.. beirut 'nantes'i söylüyor, volüm yüksek, ben dinginim. yemek yendi, bulasıklar yıkandı, evin kalanı leş gibi ama olsun, hayvanlar doyuruldu, Kişi kedinin artıklarıyla karafatmalar da doyuyor şu an hatta, bobi masanın altında uyuyor, bugün atölye çıkısı onu limon'a götürmedim diye bozuk bana sanırım.. yarın alırım gönlünü, bir haftalık yoğun çalışma arkası ben de bir perfect martiniyi haketmişimdir belki.. çok depresif yazdıkların diyorlar, bana niye öyle gelmiyor peki, aşk ve hayat hallerini ifade etmenin başka yolunu bilmiyorum, yazdıklarım melankolik olsun ne olur, beni yarın sahilde gördüğünde kocaman sesimle hikayeler anlatıyor, kahkahalar atıyor olacağım..

hayat en boktan olduğu anda bile çok güzel, kediye mama almayı unuttuğunda, dolmuşa zam geldiğinde, dam aktığında, dostların seni anlamadığında, annen sarhoş ve baban uzakta olduğunda, kardeşlerini özlediğinde, gidenlerin ardından yaktığın mumlar söndüğünde, sobanın da elektrikli battaniyenin de ısıtmadığı kış günlerinde, ağustos geldiğinde, kalabalıkta sevdiklerini seçemediğin günlerde, dinlediğinde, yalan olduğunu bildiğinde, terkedildiğinde, aldattığında, hiç umursamadığında, sonra a-ah bi baktığında, en acıklı, sefil halde aşık olduğunda, para bittiğinde, rakı bittiğinde..

olduğu gibi kabul ettiğinde, affettiğinde, af dilediğinde..

en mutsuz ve seslere ihtiyaç duyduğun gecede kesilen elektriğin seni üzemediği kadarsın..

1 yorum:

dnzkz dedi ki...

sahillerde kahkahalar atıp melankoliyi yazıya saklamak en şahanedir, kim ne derse desin.