9 Eylül 2010 Perşembe

pembe..

hafızamı kaybettim. kutsal dünü kutsal bugüne bağlarken uyuyordum onu biliyorum.. gerisi silik.. bir de gecenlerde bir camasır makinası dolusu pembe kıyafetim olmustu -bordo gömleğe tesekkurler- iyi hissetmediğimde farkında olmadan pespembe giyiniyorum. dolaptan bi etek ve tişört secerken gözlerim acık degıldı bu sabah. tozpembeyim. sarhosum. zıplamak ıstıyorum ama halim yok. calısmam gerek ama bilgisayarın basından ayrılamıyorum. evde ınternet yoktu bayadır.. fizy ve ben birbirimizi bulduk yine mutluyuz. when ı m alone with you, you make me feel you are the one..

uyandım.. müziği açtım. bahceye cıktım. nirvana koltuguna uzandım. dudu da kucagımdaydı. ayseperi ve denizcin belirdi mavi bahce kapısında. evin içinde 10 dakka kosustular. harclık ve ıkı seramık zar verip yolladım.

belediye kahvesindeki bayramlasma törenine mi katılsam acaba? yok.
burhan öçal ı hatırlıyorum. cok güzel calıyordu.

inanç.. bir an. cok güçlü. herkesten herseyden. sahne degısıyor sonra. hem kavruluyorum hem donuyorum. bir varmısım. bir yokum.. pembe koltukta pespembeyim. görünmez oldum..

Hiç yorum yok: