11 Mayıs 2010 Salı

gözgöze geldiklerine gülümsesin mi?

uzun sıyah saclı kadın bır hayal kahramanıydı. sevdıgı sarkıları fısıltıyla soyledı. bazı kelımeler agzından ıslık gıbı cıkardı. tanıdık sokaklarında dolasırken aşkın, kalbi yerinden fırlayacak gibi olurdu. off derdi. değilmiş.. bu da aşk değilmiş!
uzun siyah saçlı kadın bir ilham perisiydi. damla damla olmuştu. yanından gecen mavı bısıkletlı cocuk göz kırptı kadına. seslendi ardından, adını bilmiyordu. kaybedecek neyin var ki dedi. inanırsan gelirsin benle belki. küçük denizyıldızı gibi atar kalbin dedi.
uzun siyah saçlı kadın sır oldu gitti taş sokakta. kalbi küt küt atıyordu. heryerde hayalin vardı. seni kendimde görüyorum biliyor musun diye sordum.. oysa adını bile sormamıştım ilk karsılasmamızda.
uzun siyah saclı kadın dansediyor. bilmediği bir dilde söylenen sarkıya gitarlar eslık edıyor. ellerı havada. bası bır saga bır sola donuyor. el cırpıyor. gözgöze geldiklerine gülümsesin mi?

Hiç yorum yok: